Dünyada iflaslar 2021 sonunda 2019’a göre yüzde 35 artacak

İflasların en çok görüleceği ülkelerin ABD, Brezilya, Çin, İngiltere, İspanya, İtalya, Belçika ve Fransa olması bekleniyor.

Euler Hermes, Küresel İflas Endeksi’ni güncelledi. Endekse göre 2021 yılı sonunda geriye dönük iki yıllık dönemde iflaslar yüzde 35 artışla rekor kıracak. İflasların önemli bir kısmının 2020 yılı sonunda ve 2021 yılının ilk yarısında gerçekleşmesi bekleniyor. Karantina önlemlerini hafifletmeye başlayan ülkelerde hayata geçirilen farklı stratejiler ise iflasları geciktirecek.

Endekse göre 2021 yılında iflaslarda 2019’a göre ABD’de yüzde 57, Brezilya’da yüzde 45, İngiltere’de yüzde 43, İspanya’da yüzde 41, Çin’de yüzde 40, İtalya’da yüzde 27, Belçika’da yüzde 25 ve Fransa’da yüzde 25 artış bekleniyor. Hükümetlerin, şirketleri destekleyici uygulamaları erken sonlandırması, iflaslardaki artışı yüzde 5 ila 10 yukarı çekebilir. Küresel toparlanmanın beklenenden daha uzun sürmesi ise bu artışları yüzde 50 ila 60 oranında yükseltebilir.

Şokun etkileri kalıcı olacak

Covid-19 salgınının küresel ekonomiyi bir göktaşı gibi vurduğu belirtilen Küresel İflas Endeksi raporunda bu tarihi şokun etkilerinin ise kalıcı olacağı vurgulanıyor. Rapora göre, şirket iflaslarının görünümü 2021 yılının ilk yarısının sonuna kadar olumsuz devam edecek. Şokun boyutunun krizden önce güçsüz olan şirketlerin durumunu daha da kritik hale getirdiği de belirtiliyor. Özellikle ulaşım, otomotiv, perakende sektörlerinin yanı sıra otel ve restoranlar bu şoktan oldukça etkilenecek.

Küresel İflas Endeksi’nin sonuçlarını değerlendiren Euler Hermes Türkiye CEO’su Ahmet Ali Bugay şu değerlendirmede bulundu: “Covid-19 krizinin ortaya çıkmasından bağımsız olarak küresel ticari iflasların 2020’de art arda dördüncü kez artmasını bekliyorduk. Ancak Covid-19 salgını ile beraber iflaslar olağan dışı bir yükselme kaydedecek. Politika yapıcılar artık çok daha hassas bir dengeyi yönetmek zorunda. Dengeleyici önlemlere erken son vermek ve küresel ekonominin geç toparlanması durumu daha da kötüye götürebilir. Diğer yandan şirketlere sağlanacak desteklerin artırılması iflasları sınırlayabilir. Bu da orta ve uzun vadede zombi şirketlerin artmasına neden olabilir. Sonuç olarak önümüzdeki dönemde ihracatçıların ticaret yaptıkları şirketleri çok daha iyi analiz etmesi ve dikkatli olması gerekiyor. Bu noktada alacak sigortasının önemi gitgide artıyor. Şirketler alacak sigortası ile alacaklarını güvenceye alabilir, ticaret yaptıkları şirketleri daha iyi analiz edebilirler.”

Bu değerlendirmeler aşağıdaki feragatnameye tabidir.

Geleceğe Dair İfadelerle İlgili Temkin Notu: Burada yer alan ifadelerin bazıları gelecekle ilgili beklentiler ve yönetimin mevcut görüş ve varsayımlarına dayalı ileriye dönük ifadeler olabilir.Bu ifadeler bilinen ve bilinmeyen riskler içerdiğinden bu durum, gerçek sonuçların, performansın veya olayların, bu ifadelerde belirtilen veya ima edilenden farklı olmasına yol açabilir.Metin içeriği gereği ileriye yönelik ifadelerin yanı sıra, “olabilir”, “olacaktır”, “olmalıdır”, “beklenmektedir”, “planlanmaktadır”, “amaçlanmaktadır”, “beklemektedir”, “inanmaktadır”, “tahmin etmektedir”, “öngörmektedir” veya “devam etmektedir” gibi kelimeler ileriye yönelik ifadelere örnek teşkil etmektedir. Gerçek sonuçların, performansın veya olayların, bu ifadelerde belirtilenden farklı olmasına yol açan sebepler, bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla şöyle sıralanabilir: (i) genel ekonomik koşullar özellikle de Allianz SE’nin temel iş kolundaki ve ana pazarlarındaki ekonomik koşullar, (ii) gelişmekte olan piyasalar da dahil olmak üzere finans piyasalarının performansı, (iii) sigortalı zarar olaylarının ciddiyeti ve sıklığı, (iv) hastalık ve ölüm oranları ve trendleri, (v) kalıcılık seviyeleri, (vi) kredi temerrütlerinin boyutu (vii) faiz oranları, (viii) Euro-Dolar paritesi de dahil olmak üzere döviz kurları, (ix) değişen rekabet düzeyleri, (x) para yığılması ve Avrupa Para Birliği de dahil olmak üzere kanun ve yönetmeliklerdeki değişiklikler, (xi) Merkez Bankalarının ve/veya yabancı hükümetlerin politikalarındaki değişiklikler, (xii) şirket alımlarının etkileri ve ilgili birleşme konuları, (xiii) yeniden yapılanma önlemleri ve (xiv) genel rekabet faktörleri (her durum için yerel, bölgesel, ulusal ve/veya global bazda).Bu faktörlerin çoğunun terörist faaliyetlerin sonucunda meydana gelmesi veya kuvvetlenmesi daha muhtemeldir. Burada bahsi geçen konular zaman zaman Allianz SE’nin ABD Menkul Kıymetler ve Borsalar Komisyonuna sunduğu dosyalarda açıklanan riskleri ve belirsizlikleri de içerebilir. Grup, burada yer alan geleceğe dair bilgilerin güncellenmesi konusunda hiçbir yükümlülük üstlenmemektedir.

ekovizyon.com.tr

Facebook Comments

POST A COMMENT.