“ABD bölücülükle mücadelede çifte standart uyguluyor”

Lanzhou Üniversitesi Orta Asya Araştırmalar Enstitüsü (ICAS) ve Ulusal Güvenlik Araştırma Merkezi’nden araştırmacılar, “İçeri ve Dışarı Arasındaki Fark: ABD’nin Bölücülükle Mücadele Konusunda Uyguladığı Çifte Standart” başlıklı bir araştırma raporu yayınladı. Raporda, ABD’de ve uluslararası toplumda birçok bölücülük karşıtı olaya yapılan incelemelere göre ABD’nin bir zamanlar bölücülük tehdidi altındaki bir ülke olduğuna ve federal bütünlüğünü korumak için dört yıllık bir iç savaş düzenlediğine işaret edildi. Raporda ayrıca ABD’nin ülkeyi bölme girişimlerini yasaklamak için federal yasaların onaylandığı ifade edildi. 
 
Ancak diğer ülkelerdeki bölücü meselelerle karşılaştıklarında ABD’nin güçlü fırsatçı ve pragmatik bir tutum sergilediği dile getirilen raporda, ABD’nin diğer ülkelerdeki bölücülük güçleri destekleyip desteklememesinin tamamen kendi çıkarlarına göre değerlendirildiği belirtildi. Raporda; etnik köken, din, insan hakları, demokrasi ve özgürlük adı altında ortaya sürülen bahanelerin ABD’nin diğer ülkelerin iç işlerine müdahale etmek için kullandığı araçlar olduğuna dikkat çekildi. 
 
ABD, sadece Batı’nın mücadelesini destekliyor
 
ABD’nin bölücülükle mücadele meselesindeki çifte standardı 3 alana yansıyor: 

1- ABD, insan haklarını koruma yerine ulusal birliğe öncelik veriyor. ABD’deki iç savaş, Afrika asıllı ABD’lilerin insan haklarını korumak için değil, ulusal birlik için gerçekleştirildi. İnsan haklarını koruma, ABD’nin dış müdahale yaparken kullandığı bir alettir. 

2- ABD kendi birliğini korumada taviz vermezken, diğer ülkelerdeki bölücülük meselesinde yararcılık ve bencillik ilkelerinde ısrar ediyor. Meksika, Kolombiya ve Panama bir zamanlar ABD’nin bölmeye çalıştığı ülkelerdi. 

3- ABD bir yandan İngiltere, İspanya, Fransa ve Kanada gibi müttefik ülkelerin bölücülükle mücadele çabalarını desteklerken, diğer yandan Rusya, eski Yugoslavya, Irak, Çin ve İran gibi rakip ve düşman olarak gördüğü ülkelerdeki bölücü güçlere destek sağlıyor, amacı bu ülkelerin toprak ve egemenlik bütünlüğüne zarar veriyor.
 
Raporda, “ABD, Çin hükümetinin bölücülükle mücadele ve ulusal birliği koruma çalışmalarına kabaca karışarak bölücülük sorunu ile insan hakları meselesi arasındaki sınırı karıştırdı, bu ABD’nin hegemonyacı yüzünü gösteriyor. Birleşmiş Milletler Tüzüğü dahil uluslararası anlaşmalar ve uluslararası hukuk, milli özerlik hakkını kullanarak egemen ülkeyi bölme girişimine karşıdır. ABD’nin karışma girişimi, söz konusu ilkeyi çiğniyor” ifadeleri kullanıldı. 

Raporda, dünyanın tek süper gücü olan ABD’nin bölücülükle mücadele konusunda sergilediği ciddi çifte standarda göre, ABD’nin uluslararası düzenin bir tasarımcısı değil, bu düzenin en büyük yıkıcısı olduğu savunuluyor.
 

Çin Uluslararası Radyosu

Facebook Comments

POST A COMMENT.