Home / Türkiye / Kafe krizi diplomatik gerginliğe dönüştü

Kafe krizi diplomatik gerginliğe dönüştü

Kafe krizi diplomatik gerginliğe dönüştü

İstanbul’un kalbi Taksim’de, Fransız Başkonsolosluğu’nun bahçesinde yaşanan bir anlaşmazlık, beklenmedik bir şekilde uluslararası bir krize dönüştü. İstiklal Caddesi’ndeki Fransız Kültür Merkezi’nin bahçesinde kafe işleten bir Türk şirketi ile Fransa Cumhuriyeti arasında başlayan hukuki mücadele, Türkiye ve Fransa’da eş zamanlı olarak devam ediyor.

Sözleşme feshi ile başlayan hukuk savaşı

HalkTV’nin haberine göre, Robela Turizm adlı şirket, 24 Temmuz 2015’te Fransa’nın Türkiye Büyükelçiliği ile bir kira sözleşmesi imzalayarak konsolosluk bahçesinde kafe işletmeye başladı. Ancak, 22 Mart 2021’de Fransa Büyükelçiliği, sözleşmeyi tek taraflı feshederek şirketten mekânı boşaltmasını talep etti. Robela Turizm bu kararı haksız bularak maddi ve manevi zararının karşılanması için İstanbul’da dava açtı.

Fransa Cumhuriyeti ise bu iddiaları reddederek karşı dava açtı. Avukatları, sözleşmenin bir kira değil, “güvencesiz işgal anlaşması” olduğunu savundu. Fransa tarafı, taşınmazın kamu malı statüsünde olduğunu ve sözleşmenin zaten uzatılmayacağını, şirketin yükümlülüklerini yerine getirmediğini öne sürdü. Bu iddiaların ışığında, mahkeme, olayın hangi ülkede görülmesi gerektiğini belirlemek üzere dosyayı bilirkişiye sevk etti.

Bilirkişi raporu: Top Türk hukukunda

Patronlar Dünyası’nın haberine göre, mahkemeye sunulan bilirkişi raporu, diplomatik gerilimin seyrini değiştirecek nitelikte. Raporda, davanın İstanbul’da açılması nedeniyle Türk hukukunun uygulanması gerektiği açıkça belirtildi. Bilirkişi, sözleşmenin bir “kira sözleşmesi” olduğu ve kiralayan tarafın, yani Fransa’nın, sözleşmeyi tek taraflı feshetme hakkının bulunmadığına hükmetti. Bu rapor, Robela Turizm’in avukatı Cem Murat Sofuoğlu’nun da belirttiği gibi, Fransa’nın baştan beri savunduğu tezleri çürütüyor.

Türk şirketinin zaferi kapıda mı?

Avukat Cem Murat Sofuoğlu, bilirkişi raporunun lehlerine olduğunu ve mahkemenin haksız fesih nedeniyle müvekkilinin zararını hesaplayarak tazminat ödenmesine hükmedeceğini söyledi. Bu dava, yabancı diplomatik misyonların Türkiye’deki ticari faaliyetlerinde Türk hukukuna tabi olup olmadığına dair önemli bir emsal teşkil etmesi açısından da dikkatle takip ediliyor. Anlaşmazlığın nasıl sonuçlanacağı merakla beklenirken, Taksim’in kalbindeki küçük bir kafe davası, Türkiye-Fransa ilişkilerinde şimdiden yeni bir sayfa açmış durumda.

BU HABERDE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR:

Hesap ödemeden mekanı terk ediyorlar

Etiketlendi:

Cevap bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bize Ulaşın!