ICRYPEX’in kurucusu Gökalp İçer’in tutuklanması ile şirket mal varlığına el konulması arasındaki gizemli 4 gün, 600 milyon dolarlık bir servetin yurt dışına kaçırıldığı şüphesini doğurdu. Bu akıl almaz operasyon, akıllara ‘paranın izi nasıl kaybedildi?’ sorusunu getirdi.
ICRYPEX skandalı: gizemli 4 gün ve 600 milyon dolarlık soru işareti
ICRYPEX kripto para borsasının kurucusu Gökalp İçer‘in, uyuşturucu temin etme ve genç avukat Göksu Çelebi’yi “olası kastla öldürmeye teşebbüs” suçlamasıyla tutuklanması, yalnızca bir ceza davası olmanın ötesine geçerek dev bir skandala dönüştü. Medyayı, finans piyasalarını ve kamu vicdanını sarsan bu olayın merkezinde, İçer’in tutuklanmasıyla şirket varlıklarına el konulması arasındaki gizemli 4 gün yatıyor.

Kanada’ya giden ağabey ve soğuk cüzdan iddiası
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturma sonucunda, MASAK raporuyla 31 Temmuz’da ICRYPEX’in mal varlığına el konulması kararı verildi. Ancak kritik bir detay var: İçer, 27 Temmuz’da tutuklanmıştı. Bu 4 günlük boşlukta yaşananlar, herkesin aklını kurcalıyor.
En çarpıcı iddia ise İçer’in ağabeyi Oğuzkaan İçer‘in, kardeşinin tutuklanmasından sadece bir gün sonra, 28 Temmuz’da İstanbul’dan Kanada’ya uçması. Bu ani gidiş ve bugüne kadar geri dönmemesi, şüpheleri artırıyor. Kripto piyasasını yakından takip edenler, “Oğuzkaan İçer’in yanında 600 milyon dolarlık dijital varlığı soğuk cüzdanla Kanada’ya kaçırdığını” iddia ediyor. Bu iddia, yargı tarafından araştırılacak olsa da, ağabeyin ülkeyi terk etme gerçeği güvenlik kaynaklarınca teyit edilmiş durumda.
Medya ve finans ilişkileri mercek altında
Skandalın bir diğer boyutu da medya dünyasını ilgilendiriyor. Gökalp İçer’in başta Fatih Altaylı olmak üzere bazı tanınmış gazetecilere sponsor olduğu biliniyordu. Olayın ardından bu gazetecilerin suskun kalması, kamuoyunda “bağımsızlık” ve “tarafsızlık” sorularını gündeme getirdi. Gazeteci Faruk Bildirici’nin de belirttiği gibi, “sponsor şirketin yanlışlarının lekesi ister istemez gazetecinin üzerine düşer.” Bu durum, kripto şirketlerinin sponsorluklar aracılığıyla medya üzerindeki etkisini ve bu ilişkilerin etik sınırlarını bir kez daha tartışmaya açtı.

ICRYPEX CEO’su Gökalp İçer’in ifadesi ortaya çıktı: Uyuşturucu aldık
Kripto paranın karanlık yüzü ve takip zorluğu
Bu skandal, finans sisteminin karanlık yönlerini gözler önüne seriyor. Kara paranın nasıl kolayca aklanabildiği, kripto piyasalarının nasıl denetimsiz kaldığı ve yargı-medya-finans üçgenindeki şüpheli bağlar, bu olayla birlikte ifşa oldu.
Kripto paranın takip edilemez olduğu yönündeki yaygın inanışın aksine, uzmanlar için transferleri takip etmek genellikle mümkündür. Ancak, soğuk cüzdanlar aracılığıyla yapılan ve yurt dışına transfer edilen büyük miktarların izini sürmek, geleneksel bankacılık sistemlerine kıyasla çok daha zordur. Bitcoin’in ilk çıkış amaçlarından biri, merkezi otoritelerin kontrolü dışında, anonim ve güvenli para transferleri sağlamaktı. Bu durum, yasa dışı faaliyetler için de kripto parayı cazip hale getirmektedir.
——
Kripto Borsalar ile ilgili şu yazıya da bakabilirsiniz:
Kripto borsalar olası soygunlarda birbirlerine yardımcı olmuyorlar
https://www.haberler.com/yazarlar/adnan-ates-2-70/kripto-borsalar-olasi-soygunlarda-birbirlerine-yardimci-olmuyorlar-4050/
Kripto borsaları ve güven problemi: gerçekler, algılar ve PR çalışmaları
https://www.haberler.com/yazarlar/adnan-ates-2-70/kripto-borsalari-ve-guven-problemi-gercekler-algilar-ve-pr-calismalari-3907/
EKOVİZYON DERGİ – ekovizyon.com.tr










