Türkiye’nin iki köklü kamu kuruluşu olan PTT (Posta ve Telgraf Teşkilatı) ve TCDD (Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları), son yıllarda artan zararlarıyla dikkat çekiyor. Veriler, bu kurumların mali yapılarını sürdürülebilir bir şekilde yönetmekte zorlandığını gösteriyor. Son açıklanan raporlara göre, 2024 yılında TCDD 36 milyar 595 milyon TL, PTT ise 3.6 milyar TL zarar etti. Bu rakamlar, iki kurumun bir yılda toplamda 40 milyar TL’yi aşan devasa bir açık verdiğini ortaya koyuyor.
TCDD’deki rekor zararın anatomisi
Uzun yıllardır kamu hizmeti veren TCDD, özellikle son dönemde artan zararlarıyla gündeme geliyor. Sözcü gazetesinden Deniz Ayhan’ın haberine göre, raylı taşımacılıkta tekel konumunda olan TCDD’nin mali açıkları, hükümetler döneminde katlanarak büyüdü. Kurumun zararı, 2022 yılında 6.3 milyar TL iken, 2023’te 11.4 milyar TL‘ye yükseldi. 2024 yılına gelindiğinde ise bu rakam, bir önceki yıla göre yaklaşık üç kat artarak 36.5 milyar TL gibi rekor bir seviyeye ulaştı.
Bu durum, sürekli artan bilet fiyatlarına rağmen TCDD’nin finansal olarak neden bu kadar zorlandığı sorusunu akıllara getiriyor. Artan maliyetler, yüksek personel giderleri, büyük altyapı projelerinin getirdiği borçlar ve verimsiz operasyonel süreçler, TCDD’nin zararlarının temel nedenleri arasında gösteriliyor. Yüksek hızlı tren hatları gibi dev yatırımların, operasyonel kârlılığa yansımaması ve bakım masraflarının artışı da zararın büyümesinde önemli bir rol oynuyor.
PTT’nin zarar süreci ve tarihsel kökenleri
PTT, Osmanlı İmparatorluğu döneminde 1840 yılında ‘Postahane-i Amire’ adıyla kurulmuş, köklü bir geçmişe sahip. Türkiye’nin en yaygın şube ağına sahip kurumlarından biri olmasına rağmen, PTT de TCDD gibi zarar etmeye devam ediyor. Kurumun 2024 yılı zararı 3.6 milyar TL olarak açıklandı.
PTT’nin bu denli zarar etmesinin ardında yatan nedenler arasında, modern kargo ve lojistik sektöründeki şiddetli rekabet ilk sırada yer alıyor. Özel kargo şirketleri, daha esnek fiyat politikaları ve teknolojik altyapılarıyla PTT’ye ciddi bir pazar payı kaybı yaşatıyor. Ayrıca, personel giderlerinin yüksek olması, geleneksel posta hizmetlerinin azalan talebi ve dijitalleşmenin getirdiği dönüşüm sürecine ayak uyduramama gibi faktörler de PTT’nin mali durumunu olumsuz etkiliyor.
Kamu kurumlarının geleceği
PTT ve TCDD gibi kamu hizmeti sunan kurumların sürekli zarar etmesi, kamu maliyesine büyük bir yük getiriyor. Uzmanlar, bu zararların devam etmesi durumunda, iki kurumun da finansal sürdürülebilirliğinin tehlikeye girebileceği konusunda uyarıyor. Devletin, bu kurumları finanse etmeye devam etmesi, vergi mükellefleri üzerindeki yükü artırıyor.
Bu devasa zararların önüne geçebilmek için, kurumların yapısal reformlar gerçekleştirmesi gerektiği belirtiliyor. Operasyonel verimliliği artırmak, maliyetleri düşürmek, gereksiz harcamaları kısmak ve hizmet kalitesini rekabetçi seviyelere çıkarmak, atılması gereken adımların başında geliyor. Aksi takdirde, bu iki tarihi kurum, kamu bütçesi için büyük bir delik olmaya devam edecek.
Bu haber ilginizi çekebilir:










