Home / Türkiye / Çevre Bakanlığı’nda dolandırıcılık şoku: Çete Bakanlıkta üs kurmuş!

Çevre Bakanlığı’nda dolandırıcılık şoku: Çete Bakanlıkta üs kurmuş!

Çevre Bakanlığı'nda dolandırıcılık şoku: Çete Bakanlıkta üs kurmuş!

Dolandırıcı şebekesi, kendilerine personel kartı düzenleyip kurumu üs olarak kullandı, milyonlarca liralık Sahte ihalelere imza attı!

Ankara – Türkiye’yi sarsan 6 Şubat depremlerinin acısını fırsat bilen bir dolandırıcı şebekesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nı adeta kendi üsleri haline getirerek milyonlarca liralık vurgun yaptı. Ünlü iş insanlarının bile tuzağına düştüğü bu akıl almaz dolandırıcılıkta, sahte ihale evrakları Bakanlık binalarının en üst katlarında, resmi toplantı salonlarında imzalatıldı. Şüphelilerin “deprem konutları ihaleleri” ve “hazine arazisi tahsisleri” vaatleriyle kurbanlarını kandırdığı ortaya çıktı.

Bakanlık içinde sahte kimlikle ellerini kollarını sallayarak dolaştılar

Sözcü’den Saygı Öztürk’ün özel haberine göre, dolandırıcılar, Bakanlık binasına rahatça girip çıkabilmek için “sahte personel kartları” düzenledi. Kendilerini genel müdür, daire başkanı gibi üst düzey ünvanlarla tanıtan şebeke üyeleri, inandırıcılıklarını artırmak için kurbanlarından paraları doğrudan Bakanlığın resmi hesabına yatırmalarını dahi talep etti. Bu sayede, Dubai’de yaşayan iş insanı Haluk Yiğit Yalınkaya’nın yaklaşık 3 milyon dolar, Mersin’deki Gaye Okulları’nın sahibi Nezir Arslan’ın ise 7 milyon lira kaptırdığı belirlendi.

Akılalmaz detaylar ortaya çıktı: Paralar çuvallarla teslim edildi, Külliye’de toplantılar yapıldı!

Savcılık soruşturması sonucunda, aralarında 86 yıl sonra kapanan Kayseri Erciyesspor’un eski Başkanı Saffet Külahçı’nın da bulunduğu 9’u tutuklu 15 şüpheli hakkında “resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık” suçlarından iddianame hazırlandı. İddianame, Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da idari soruşturma başlatarak Ankara Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

Parayı çuvallarla taşıyan mağdur

İddianameye yansıyan bilgilere göre, Malatya’da deprem konutu yapmak isteyen Turan Kandemir, Ankara’daki İlhan isimli arkadaşı aracılığıyla Ramazan Karakaya ile tanıştırıldı. İhalelerin bittiği haberini aldıktan sonra Bakanlığa yönlendirilen Kandemir, 14. kattaki toplantı odasında Malatya’da 200 adet köy evi yapımını içeren evrakları imzaladı. İşi aldığını düşünen Kandemir, aracının bagajındaki 11 milyon 250 bin lira tutarındaki 3-4 çuval parayı dolandırıcılara teslim etti. Yedi ay boyunca aranmayınca dolandırıldığını anladı.

Çakarlı araçla Külliye’ye giriş

İzmir’den Ankara’ya çağrılan Yusuf Ateş’in hikayesi ise şebekenin cüretkarlığını gözler önüne serdi. Dolandırıcılarla birlikte çakar lambalı araçla Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne giren Ateş, başdanışmanların odalarının olduğu holden geçirilerek bir odaya götürüldü. Kendisini “Zafer” olarak tanıtan bir kişi tarafından üç adet evrak imzalatılan Ateş, 6 milyon 500 bin liralık ödemeyi Külliye’de hiçbir olumsuzluk görmediği için teslim etti. İkinci arsa için 1 milyon lira daha ödeme yapan Ateş, “Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile evrak hazırlanacak, onay süresi biraz vakit alıyor” yalanıyla oyalandıktan sonra dolandırıldığını fark etti.

Avukatı bile kandırdılar

Şebekenin en büyük vurgunu ise Dubai’de yaşayan iş insanı Haluk Yiğit Yalınkaya’nın dolandırılmasıyla gerçekleşti. Türkiye’de inşaat projesi için arazi arayan Yalınkaya, İstanbul ve Bodrum Türkbükü’ndeki beş arazinin alımı için Salih Usta’ya vekalet verdi. Usta, kendisini Bakanlıkta müdür olarak tanıtan Mehmet Güroğlu ile buluştu. Güroğlu, işleri “amirim” diye bahsettiği Mehmet Savaş ile takip ettiklerini söyledi. Yalınkaya’nın avukatını da Bakanlık binasına götüren Usta, gösterilen evrakta avukatının da “usulsüzlük yok” demesi üzerine imzaladı. Toplamda 2 milyon 920 bin dolar ödeme yapıldı. Şüphelilerin paraların bir kısmını “örtülü ödeneğe vereceğiz” diyerek talep ettikleri, hatta Yalınkaya’nın telefonuna “CSB” isimli bir göndericiden SMS gelerek Bakanlıktan geldiği izlenimi verildiği anlaşıldı.

Şebekenin ortaya çıkan yöntemleri: Kapıda karşılama ve Bakanlık hesabına para yatırma tuzağı!

Başsavcılık tarafından yapılan soruşturmada, Bakanlığın kamera kayıtları incelenerek şüpheli ve mağdurlar tespit edildi. Yapılan incelemelerde, mağdurların Bakanlık girişinde şüpheliler tarafından karşılanarak, 13, 14 ve 15. katlarda kendisini üst düzey yetkili, daire başkanı, genel müdür gibi sıfatlarla tanıtan Mesut Kupen ya da Nurgül Kara’nın yanına götürüldüğü belirlendi.

Mersin’deki Komşu Mağazaları ve Gaye Okulları’nın sahibi Nezir Arslan’ı dolandırıcılarla eski hâkim Bekir Kara’nın tanıştırdığı ortaya çıktı. Hatay’da deprem konutu inşaat ihalesi için Ankara’da Fatma Gül Güner isimli bir kadınla tanıştırılan Arslan’a, Bakanlığın 15. katındaki toplantı odasında sözleşme imzalatıldı ve 7 milyon lira ödeme alındı. Arslan’ı ikna etmek için dolandırıcılar, Bakanlık hesabına 40 bin lira harç yatırmasını dahi sağladı. Ancak, işlemlerin uzaması üzerine Bakanlığa giderek Yasemin Çelik ile görüşmek isteyen Arslan, gerçek Yasemin Çelik’in kendisini karşılayan kişi olmadığını anlayınca dolandırıldığını fark etti.

 

Cevap bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bize Ulaşın!