Eskiden Bitcoin yoktu, buralar hep tarlaydı

 

Adnan Ateş, İstanbul

Bayramın birinci günü akraba ziyaretinde sohbetimiz Bitcoin’e kadar geldi. Kendisi de en az benim kadar konuya ilgi duyanlardan idi.  Daha önce de kendisi ile Bitcoin konulu uzun uzun sohbetlerimiz olmuştu. Ben ısrarla neden bu kadar kuşku taşıyorsun? Bu kadar araştırma ve bilgiye rağmen? En sonunda ağzında ki baklayı çıkardı. Bitcoin yatırımı için banka güvencesini bekleyen biri olduğunu en sonunda itiraf etti, ‘Bankalar Bitcoin veya diğer digital paraları Al-Sat yaparlarsa  o zaman bu sektöre yatırım yaparım’ dedi. Digital para sektörünü anlamaya ve öğrenmeye çalışıyor ama takıldığı mevzu bu idi. Kendince haklı gerekçeleri olabilir. Netice de garanti istiyordu. Güvenli liman olduğuna kanaat getirmek için şartını da söylemişti. Buraya kadar her şey normal.  

Bitcoin’in sosyolojik amacını kaç kişi biliyor?

Ama unutulmamalıdır ki, kendisi gibi  tereddütte olan bir kesim insan var ve hala crypto paraların mevcut bankacılık tekeline karşı bir alternatif olarak çıktığını hala bilmiyorlar. Bu paranın sosyolojik amacını da henüz kavramış değiller. Kavraya bilselerdi onlar için ne kadar iyi olduğunu zaten göreceklerdi. Ve telafisi mümkün olmayan yanılgılar, pişmanlıklar ve zararlarla ileride baş başa kalmayacaklardı.  Kalmayacaklardı deyip gelecekten haber vermiş gibi olabilirim, müneccimlik değil benim tespitlerim. Lakin Bitcoin ve diğer alt coinler bugüne kadar sabırlı yatırımcıları asla yanıltmadı. 2010 yılında 9 dolardan alınan bir BTC bugün 4400 doların üzerinde. Arada ki fark ortada. Bitcoin 1 iniyorsa 5 ilerliyor. Sert düşüşlerde yaşayabiliyor ama sürekli grafik yukarılara doğru çıkıyor. Korkup coinlerini çekenlerin tedirginliği bu dalgalanmalara neden oluyor. Bir de balina diye tabir edilen büyük al-satçılar ile bazı madencilerin yani üreticilerin hareket ve durum karşısında pozisyonlarıdır bu dalgalanmaların nedeni. Bunlar teknik analizler. Konumuz bu değil. Asıl konumuz Bitcoin neden çıktı? Hangi ihtiyaçtan kaynaklı olarak kullanıma sunuldu?

Gelelim Bitcoin’in sosyolojik çıkış noktasına; Satoshi ‘A’ noktasından ‘C’ noktasına para gönderirken neden ‘B’ noktasına havale parası ödemek zorundayız mantığı ile yola çıktı. Mevcut finansal düzene alternatif tüm insanların katkı sunup geliştirebilecekleri, faydalanabilecekleri banka, devlet ve muhtelif finans kuruluşlarından bağımsız bir proje başlattı. Mantık zaten finansal tekele HAYIR idi. Paranın dolaşımına, üretimine ve dolaşımına ÖZGÜRLÜK ve BAĞIMSIZLIK getiren bu fikri dünya benimsedi. Büyük şirketler ve markalar şimdiden kullanmaya başladılar bile. Buna devletleri de dahil edebiliriz. Microsoft’un Bitcoin ile ödeme kabul etmesinden bahsediyoruz. Burger King’in Rusya kolunun kendi digital parasını üretip ödeme kabul etmesinden bahsediyoruz. Estonya, Vietnam, Rusya ve daha nice devletlerin bu parayı benimsemesinden bahsediyoruz. Şirket ve devlet isimlerinden oluşan listemizi uzatabiliriz. Bu örnekler yeterlidir kanaatimce.

Bankalar Bitcoin ile flört ederler ama asla evlenmezler

Bankalar ‘Crypto Para’ları sevmezler. Bu paraları ileride bir şart ile sevebilirler; Digital para borsacılığını ileride yaparlarsa severler. Yani Al-Sat işi ile sektöre girebilirler. Ama sessizce de olsa madenciliğini de yapan bankalarda var. Sadece bir örnek vereyim sizlere; 2011’de Türkiye’de bir holdingin bünyesinde ki bir banka Gürcistan merkezli 10 milyon dolar maliyetli mining (maden) işletmesini hizmete sokmuştu. Yani Bitcoin madenciliğine başlamıştı.

‘Bitcoin’e olan inancını sakın yitirme’

İkinci örneğimi de birebir yaşadığım bir olaydan vererek büyük finans kuruluşlarının ve bankaların olaya bakışları hakkında azda olsa sizlere bilgi verebilir; 2013’te küresel bir bankanın Baş Ekonomisti Türkiye’ye gelmişti. Bu bankanın en büyük hissedarının mining işinde olduğunu biliyordum. Yani Bitcoin üreticisi idi. Baş Ekonomist kur Savaşları, doların durumu, petrol, varil, ons, fed, opec diye diye konuşmasını bitirdi.  Soru cevap faslında ilk soruyu ben sormuştum, ‘Bitcoin bir balon mudur? Biraz duraksadıktan sonra bana dönerek soruyu sorduğuma pişman ettirmişti. Bitcoinin balon olduğunu ve insanların elinde patlayacağını söylemişti. Kısa ve net bir cevap vermişti. Bende soruyu sorduğuma pişman olmuştum. Ama ben onun büyük patronunun bir mining tesisine sahip olduğunu zaten biliyordum. Durduk yerde neden böyle bir cevap verdi anlayabilmiş değildim.

Konferans bittikten sonra herkesin kendisi ile 2-3 dk bile olsa sohbet etmek istediği Baş Ekonomist tercümanı ile birlikte direk yanıma geldi. Az önce verdiği cevapta maksadı aşmış olduğunu fark ettiğini bu gece Meksika’dan İstanbul’a geldiğini ve Bitcoin ile ilgili dünyanın bu coğrafyasında böyle bir soru ile karşılaşmasının kendisini mutlu ettiğini belirterek elini de omuzuma koyarak şunları söyledi, “Benim burada bulunma nedenim kullanımda ki kağıt paraların piyasaları hakkında bu insanlara sunum yapmaktır. Hal böyleyken ben digital bir parayı bu insanlara anlatamam. Anlatmam için henüz çok erken. Ben kullanımda ki parayı temsilen buradayım. Sende Bitcoin’e olan inancını sakın yitirme. Bu para ve bu paradan türetilen diğer paralar gelecekte kullanılması muhtemel paralardır”

Bir Satoshi, bir dolar olursa?

Demek istediğim şudur ki; İleriki yıllarda banka güvencesini isteyenler de Bitcoin artık alamayacaklar. Sadece Satoshi alabilirler. Yani Bitcoin’in kuruşunu alabilecekler. 1 Bitcoin’i herkes alamayacak. Alanlar mutlaka olur ama herkes alamayacak. Satoshiler kapış kapış tüketilecek. 1 Satoshi’nin 1 dolara eşit olması bile Satoshi alımını zorlaştıracaktır.  

Eskiden Facebook yoktu buralar hep tarlaydı

Para kazanmak isteyen riskleri de göğüslemek zorundadır. Şuan kullanımda ki paralar içinde durum aynıdır. Yatırım yaptığı sektörün geleceğine inanmayanlar zaten kenarda köşede beklemek zorundadırlar. Ama azda olsa sektöre giriş yapıp kayıtsız kalmayanlar mutlaka kazanacaklardır. Kuşkucular, The Ekonomist dergisinin 1988 yılı kapağında yazılanlara takılanlar, komplo teoricileri ve geniş pencerelerden bakanlar baktıklarıyla ortada kalıp, dost meclislerinde ‘buralar eskiden hep tarla idi’ klişesi ile sohbetlere giriş  yapacaklarını tahmin etmek hiçte zor değil. Eskiden Facebook yoktu buralar hep tarlaydı diyenler artık eskiden Bitcoin yoktu buralar hep tarlaydı diyecekler.

Adnan Ateş 

adnan.ates@windowslive.com

 

Facebook Comments

POST A COMMENT.