Home / Yaşam / “The Killing 3.0” raporu’na göre kuşların yasa dışı öldürülmesi artıyor.

“The Killing 3.0” raporu’na göre kuşların yasa dışı öldürülmesi artıyor.

“The Killing 3.0” raporu'na göre kuşların yasa dışı öldürülmesi artıyor.

Dünya Kuşları Koruma Kurumu (BirdLife International) ve Avrupa Doğa Vakfı (EuroNatur) tarafından yönetilen “Yok Ediliş 3.0 – Akdeniz, Avrupa ve Kuzey Afrika’da Kuşların Yasa Dışı Öldürülmesinin Güncel Durumu” raporu yayımlandı. Rapor, Avrupa ve Akdeniz havzasında kuşların yasa dışı kayıt (IKB) sorununa ilişkin mevcut durumu değerlendiriyor, 2016 ve 2020 yıllarında önceki raporlarla karşılaştırmalı analizler sunuyor.

Raporda, 47 ülkede 930’dan fazla tür üzerinde yapılan veriye dayalı değerlendirmeler yer alıyor. Bu çalışma; yasa dışı avcılık, yakalama ve ticaretin ihlali, mekansal görünümleri ve bu bölgedeki göçmen kuşlanmaları üzerinde ortaya çıkmayı amaçlıyor. Ayrıca mevcut yasal düzenlemeler ve uygulamalardaki ilerlemeler de değerlendiriliyor.

Ahmat Karataş

Rapora göre, her yıl Avrupa ve Akdeniz havzasında 25 milyondan fazla kuşun çıkışı sağlanıyor. IKB’nin göçmen kuşların üzerindeki etkisi yıkıcı düzeydedir. Küçük orman kartalı ( Clanga pomarina ), küçük kerkenez ( Falco naumanni ), kara leylek ( Ciconia nigra ), üveyik ( Streptopelia turtur ), gökkuzgun ( Coracias garrulus ) ve saz delicesi ( Circus aeruginosus ) gibi uzun yolculuk türler yasa dışılığın başı olmak üzere geliyor. Bu türler, göç sırasında Akdeniz havzasında konakladığı veya zorunlu olarak geçen dar boğazlar, deltalar, kıyı şeritleri gibi yüksek patlama alanları olan “kara noktalardan” durma yasa dışı faaliyetlere açık hale geliyor.

Türkiye’de kuşların yasa dışı öldürülmesi artış gösteriliyor.

Raporun Türkiye bölümünde, 2020’den bu yana yasa dışı kuş öldürme oranlarında %5 ila %24 arasında artışın yaşandığı belirtiliyor. 2016 yılında Anne – Loure Brochet ve diğer araştırmacılar tarafından yapılan tahminlere göre Türkiye’de yılda yaklaşık 71.200 kuş yasa dışı kaynağı öldürüldü. Büyük miktarda paralar arasında yasadışı ateşli silah kullanımı, tuzakla yakalama ve ticaret öne çıkıyor.

Türkiye’de halihazırda çok sayıda projeli resmi bir ulusalnin mevcut ve Ulusal Eylem Planı’nın komiteye eklenmesine rağmen karakterleri konmadığı da vurgulanıyor. Buna karşılık sivil toplumların koruma çalışmalarına dikkat çekiyor. Doğa Derneği’nin 2024 yılında düzenlediği 21. Türkiye Kuş Konferansı, yaban hayatı suçlarının ulusal gündemde daha fazla yer bulmasına katkı sağladı. Bu şiddetli artış, göç destekli denetimlerin ve hedefli operasyonların artışı da zeminde hazırlandı.

Türkiye’de bölgesel stratejiler ve alan bazlı müdahaleler öne çıkıyor

Raporda, Türkiye’nin geniş ve çeşitlilik barındıran coğrafyasının göz önüne alındığı, stratejiyi artırmanın daha etkili olabileceği ifade ediliyor. Bu doğrultuda Doğa Derneği, yasa dışı kuş avcılığının ülke çapındaki coğrafi konumunu analiz ederek, kategorilere ayrılmış olarak listelenmiştir. Örneğin, Gediz Deltası gibi önemli göç yollarında ilgili kurumlarla iş birliği içinde, yasa dışı avcılıkta kullanılan gizlime yapılarının (gümeler) yıkımı ve denetimlerin çalışması gibi somut önlemler hayata geçirildi.

Göçmen kuşları tehdit eden yasa dışı avcılığa karşı uluslararası iş birliği gerekliliği

Konuyla ilgili olarak bulunan Doğa Derneği Koruma Programı Koordinatörü Şafak Arslan; ‘Kuşların yaşadığı, uzun mesafeli göçmen türleri de dahil olmak üzere pek çok kuşun yaşadığı tehdit ediyor. Bu raporla 2030 yılına kadar bu faaliyetlerde %50 azalma hedefleniyor. Bu hedefe ulaşmak için hükümetin siyasi belirlenip gösterilmediği, veri toplama sistemlerinin raporlanması ve yaptırımları etkin bir şekilde uygulanmasının gerektiği ifade ediliyor.’ dedi ve ekledi

”Türkiye’nin henüz Göçmen Türlerin Korunması Sözleşmesi’ni (CMS) imzalamış ve Akdeniz’de Göçmen Kuşların Yasa Dışı Avlanması, Yakalanması ve Ticaretine İlişkin Hükümetler arası Görev Gücü’ne (MIKT) üye olmaması önemli bir eksiklik. Bu platformlara katılım, hem uluslararası iş birliğini güçlendirecek hem ulusal politikaların küresel ve iyi uygulamalarla uyumunu sağlayacak. Kuşların avcılık yoluyla tedavisine karşı etkili mücadele için çok oyunculu ve resmi bir ulusal komitenin oluşturulması acil bir ihtiyaç. Uzun süredir devam eden gündemde olan Ulusal Eylem Planı’nın tamamlanarak kişisel konması, kurallardaki cezaların caydırıcılığının sağlanması ve bu cezaların sahada sabitlenmesiyle büyük önem taşıyor. Özellikle göç riskinin tehdit riskinin fazla olduğu bilinen yapı denetimlerinin sıklaştırılması, kamu personelinin kapasitesinin ve kapasitesinin arttırılması gerekiyor.’.

Manşet Resim: Hüseyin Çağlar Güngör (Küçük Akbaba)

EKOVİZYON DERGİ – ekovizyon.com.tr

Etiketlendi:

Cevap bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bize Ulaşın!